10 Mayıs 2015 Pazar

Şah Mat Kitap Özeti

Şah Mat kitabı mükemmel kurgulanmış bir polisiye roman. Mario Mazzanti'yi ilk kitabında böyle mükemmel bir eser ortaya çıkardığı için kutlamak gerek. Kitabı okurken gerilimi adeta içinizde hissediyorsunuz.

**********

İtalyan yazar Mario Mazzanti, Şah Mat romanı ile son zamanların en iyi polisiye romanlarından bir tanesine imza atıyor ve okurlarını baştan sona sürükleyici ve karmaşık bir seri cinayetler ile baş başa bırakıyor. Bunu yaparken de okurlarını adeta bir satranç oyununun içine sokuyor ve bir anlamda onları da oyunun içine dahil edip katili buldurmaya çalışıyor diyebiliriz.

Adriana Maggesi için gece normal başlamıştı fakat bu onun son gecesi olacaktı. Evine aldığı adamın katili olacağını asla bilemezdi. Kafasına aldığı darbe ile bir anda yere yığıldı. Daha darbenin acısını atlatamadan göğsüne girip çıkan keskin bıçağın acısı daha da dayanılmaz hale gelmişti. Artık hayatta kalmak yerine bir an önce bu acının sona erip ölmeyi diler hale geldi.

Claps uzun zamandır suç psikiyatristi olarak polise önemli cinayet davalarında yardımcı olmaktaydı. O gün gelen telefon ile yeni bir dava onu beklemekteydi. Olay yerine vardığında tüm dairenin içine sinmiş olan kadının kokusunu hissetmeye çalışarak neler yaşadığını anlamaya çalıştı. Kapıda herhangi bir zorlanma yoktu. Belli ki kurban katilini tanıyordu ve eve girmesine izin vermişti. Daha sonra bir tartışma çıkmış, katil kadının başına sert bir cisim ile vurarak yere yığılmasına neden olmuştu. Daha sonra mektup açacağını defalarca göğsüne saplayarak bir anlamda cinnet geçirmişti. Kadın 6-7 darbeden sonra çoktan ölmüştü fakat katil toplam 18 defa mektup bıçağını saplamıştı. Görünen o ki aralarında bir tartışma çıkmış ve adam kendini kaybedip kadını öldürmüştü. Büyük ihtimal bir aşk cinayetiydi. Zaten kurbanın sevgilisi olan Morganti tam o sırada sevgilisini ziyaret gelmiş fakat asansörde iken elektrikler kesilince uzun süre mahsur kalmış, daha sonra daireye çıktığında sevgilisini yerde ölü vaziyette bulmuş ve polisi aramıştı. Üzerinde kurbanın kanı olması ve olayın gelişimi onu bir numaralı şüpheli haline getirmişti. Ta ki kanıtlar ve sonradan gelen bir e-posta aksini gösterene kadar...

Greta Alfieri, her gazeteci gibi haber için her şeyi yapmaya kazır, bir anlamda haber dünyasının kraliçesi olan biridir. Fakat çalıştığı medya grubunda istediği programı yapmasına izin verilmemesi nedeni ile kendini daha da kanıtlama peşindedir. Cinayet haberini aldığında polis içindeki köstebeğine ulaşıp kimsenin bilmediği detaylara ulaşır ve bunu haber programında bir anlamda patlatır. Tabi bu şekilde sadece patronunun değil daha birçok kişinin de ilgisini üstüne çeker. Ona gelen bir e-posta ise oyunun başlangıcını gösterir. Şehirde seri bir katil vardır ve cinayetlerine devam edecektir. 

Polis gizli bilgilerin sızması ile harekete geçer ve bir anlamda Greta Alfieri’yi gözetim altında tutmaya başlar. Katilin ona karşı bir ilgisi olduğu açıktır ve Claps bunu kullanarak katile ulaşmayı planlar. Diğer taraftan polis şüphelileri iyice azaltır ve bir kişi üzerinde durmaya başlar. Onu takip eder ve kurban olacak kişi ile basarlar fakat bilgi yanlıştır. Daha da kötüsü şehrin diğer tarafında katil ikinci kurbanının da canını almıştır ve yine Greta Alfieri’ye e-posta göndermiştir. Şaheserini tamamlamak için geriye bir cinayet kalmıştır.

Claps katilin kurbanlarını hiçbir ipucu bırakmadan öldürmesi sonrası tek umut olarak Greta Alfieri’yi kullanmaya karar verir. Bir şekilde katil ile onu konuşmanın yolunu bulur ve ikili bir satranç sitesinde oyun oynayarak konuşurlar. Katil kendini bir zamanların ünlü satranç ustası Morphy takma ismini kullanıyordu.

Konuşmadan sonra Morphy Greta’ya bir e-posta daha gönderir ve üç hamlelik şaheserini satranç masasında gösterir. E-posta Greta’dan önce Claps’in eline ulaşır ve bunun ne anlama geldiğini çözmeye çalışır. Fakat satranç taşlarının dizilişine göre üç hamlede mat etmek mümkün değildir fakat yenilgi kaçınılmazdır. Yenilginin kaçınılmaz olmasının nedeni ise üç hamlede mat olmamak için rakibin kraliçesini feda etmesi gerekir. Kraliçe! Haber Kraliçesi!. Claps katilin amacını anlayıp hemen Greta’ya ulaşmaya çalışır fakat başaramaz. Hızla onun kaldığı yere yola çıkar. Greta ise odasında duşunu almaktadır. Birden duşun kapısının yavaşça açıldığını fark eder. Katilin artık hemen arkasında olduğunu bilir.

Greta katilin tam saldıracağı sırada katilin yüzüne kaynak suyu tutar ve elinden kaçmayı başarır fakat ıslak ayakları nedeni ile tam kapının önünde kayar ve yere düşer. Kalkmaya fırsat olmadan katil onu yakalar ve öldürmek için son hamlesini yapmaya hazırlanır. Tam bu sırada Claps kapıyı kırar ve içeri girer. Hemen katilin üzerine atlar ve Greta’yı kurtarır. Katil ile boğuşurken bıçak darbesi nedeni ile ciddi şekilde yaralanır ve diğer polis memuru da katili vurarak öldürür. Çok kan kaybeden Claps bilincini kaybetmeden önce sadece birkaç kelime söyleyebilir. “Yanıldık. Asansör. Hala bitmedi. Tersten düşün!” ve bunları söylemesi ile bilincini kaybeder ve komaya girer.

Hikayenin buraya kadar olan kısmı kitabın ilk bölümünü oluşturuyor. Zaten asıl hikayede bundan sonra başlıyor. Herkes katili yakaladıklarını ve olayın kapandığını düşünürken Greta, Claps’ın son sözlerine takılı kalıyor ve kendi araştırmasını yapmaya başlıyor. Asansörde olan Morganti’ydi ve o sırada yukarı çıkıyordu. Tersten düşününce acaba aşağıya inerken mi asansörde kalmıştı. Fakat cinayeti işlemediği kesin kanıtlar ile kanıtlanmıştı. Peki Claps ne demek istemişti. 

Kitabın bundan sonraki kısmını bir kerede okumanız büyük ihtimal. İlk bölümde verilen fazla detay ve felsefe katılarak yapılan konuşmalar kitabı sıkıcı hale getiriyor fakat ikinci bölüm başladığında kendinizi tam bir satranç oyunun içinde buluyorsunuz. O yüzden kitabı elinizden bırakmak pek mümkün olmuyor. Bir ipucu vermek gerekirse hiçbir şey göründüğü gibi değil ve katil her zaman kitapta yer alıyor. Fakat söylemek gerekirse oyun o kadar mükemmel kurgulanmış ki bulmak pek mümkün olmuyor ama sonda zaten her şey açıklanıyor. Tek açıklanmayan ise Claps’in bunu nasıl anladığı!

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder